Belli bir yaşıma kadar ev içinde yalnız , çocukluğunu sokakta yaşayan bir çocuktum. Tek çocuk olduğum için örnek alacağım ne bir ablam , ne beni her şeyden koruyacak süper güç bir abim , ne de evin neşesi küçük bir yaratık vardı. Onun için dışarıyı daha çok severdim. Birçok çocukluk maceram vardır bu yüzden, tek çocuk olduğum için tek başıma kararlar alırdım , doğru ya da yanlış ayırt edemeden. Şimdi yaşadığım şehrin küçük bir ilçesinde yaşıyorduk o zamanlar , babam oradaki okulda müdürdü. Müdürün kızı olarak tanırdı herkes beni , küçük bir yerdi zaten. Kimi babama yaranmak için bana yalakalık yapar , kimi müdürün kızısın diye bir şey yapmıyorun diyerek bana sataşırdı. Bir de şansına hiç kız arkadaşım yoktu , etrafım erkek çocuk doluydu. Ben de mecbur erkeklerle takılırdım ; bisiklet sürer , misket oynar , kedileri kovalar , erkek erkeğe (!) okulun küçük havuzunu doldurup girerdik. Ben de onların erkek kankası olmuştum yani. 4.sınıfa geçtiğimde şehrin merkezine taşındık . ...
Yorumlar
Yorum Gönder