Kayıtlar

2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bir Film Daha

Resim
Bu haftaki film önerimiz ;     LUCY                                                                                                Film Hakkında Film 2014 yapımı Fransız bir bilim kurgu filmidir.  İnsan, beyninin %100 ' ünü kullanabilseydi ne olurdu? Konusu oldukça ilgi çekici bir film.  Temposu yüksek ve izlerken merak uyandırıyor.  İzlemenizi öneriyorum .  İyi seyirler :)    

Bir Nasihat..

Son birkaç günü moralim bozuk, ruh gibi geçirdim. Bir nedeni var elbet , somut bir nedeni.. Bunu anlatmak istemiyorum doğrusu ama aldığım dersi anlatabilirim. Hayatınızda düşüncelerini çok önemsediğiniz , kaybetmekten çok korktuğunuz biri vardır mutlaka. Ona karşı duyduğunuz sevgi, kaygıya dönüşür . Bu yüzden onun sizin yüzünüzden üzülmesine dayanamazsınız ve onu üzmekten korkarsınız .Benim hayatımdaki bu kişi doğduğumdan beri yanımda olan biri. Yani ona karşı duyduğum saygı ve sevgi çok normal ve yerinde aslında. Hayatınızda böyle değer verdiğiniz birine , çok hassas olduğunuz bir konuda gerçekte olanın tam tersi olarak gözükmeniz sizi nasıl etkilerdi? İşte ben bu etkiyi fazlasıyla yaşadım . Gerçekte nasıl olduğunu sadece siz biliyorsunuz ama bu dışardan bakan bir göze tam 180 derece farklı bir şekilde gözüküyor. Gerçekte tamamen masum olmanıza rağmen , bunun tam zıttı gözüküyorsunuz. Ve gerçek sadece sizin içinizde olduğu için, sizi en iyi siz a...

Bir Film Önerim Var

Resim
Her hafta Perşembe günü bir film önereceğimi söylemiştim ama pek buna uyduğum söylenemez. Ben bir gün belirlemek yerine kafama estiği zaman önereyim filmleri.. Yoksa işin içine zorunluluk girince insan yapmıyor işte , ama bakın kafama estiğinde dedim ya her hafta aynı gün bile esebilir yani. İnsan işte baskı olunca yapmıyor bir şeyi , doğasında var . Neyse uzatmadan yeni filmi önerelim .  Bu haftaki film önerimiz ; Peekay (P.K.)                                                                                       Film Hakkında      ...

Göz Yummak

Resim
Açtığımızda gözlerimizin kocaman olacağını bilerek göz yumuyoruz çoğu şeye. Çoğu zaman ve çoğu yerde .. Oysa uyumazken, sadece inandığımız bir şeyi dilerken kapansa gözlerimiz . Gördüğümüz gerçekleri ne pahasına olursa olsun söyleyebilsek. Ama hiçbir zaman olmayacak bu , belki birkaç gün daha yaşamak için , belki bize dokunmayan yılanın bin yaşaması için . Bazılarımız elinden geldiğince çıkaracak sesini birkaç konuda ,üstünün örtüleceğini bile bile..Belki vicdanı rahatlatacak ama kovulacak dokuz köyden . Hayat denen şey işte bu , bazen hiçbir yol çözüm olmuyor , tüm kapılar kapanıyor . Kimimiz kader diyor , kimimiz şanssızlık .. Ama olmuyorsa olmuyor işte iki türlü de. Hayat denen şey işte bu. Gözünü açsan bir dert kapasan ayrı .. Ama biz susmamaya gayret edelim , umut etmeyi bırakmayın diyen bendim. Yine umudumuzu kaybetmeyelim.

Ah Şu Yazlık Diziler ..

Resim
  Eriyeceğim diye dışarı çıkamadığımız , beynimizi alıp uzaklara götüren sıcak havaların etkisini gösterdiği günlerdeyiz. Hadi tatilde olanlar falan , her gün denizden havuza da,  benim gibi denizsiz şehirde yaşayan garibanlar da evde sessizce ölümü bekliyorlar. Bu bekleyişimizde de beni senaryosu küçük bir çocuğa ait olabilir mi gibi düşüncelerden alamayan, kaslı erkek yığınından oluşan yaz dizilerine kalıyoruz. İnsan da sadece klimayı ya da vantilatörü  açıp iguana gibi uzanmak istiyor , beynimin de yerinde olduğundan şüpheliyim zaten napayım izliyorum ben de. Şimdi bu yazlık dizilerimizde başroldeki kızımız ya şaşkın, şapşal tip ya da atarlı, zor kadın oluyor. Erkeğimiz de böyle vurdumduymaz , havalı , ukala bir tip bir de yanında iyilik meleği ama kaybeden bir delikanlı. Ama değişmeyen tek şey hepsi kaslı . Ve bir şekilde o üst çıkıyor arkadaş. Ya üstünü değişiyor , ya havuza giriyor ama bir şekilde soyunuyor yani.  Bir de koca şehir...

Benim Çocukluğum

Resim
Belli bir yaşıma kadar ev içinde yalnız , çocukluğunu sokakta yaşayan  bir çocuktum. Tek çocuk olduğum için örnek alacağım ne bir ablam , ne beni her şeyden koruyacak süper güç bir abim , ne de evin neşesi küçük bir yaratık vardı. Onun için dışarıyı daha çok severdim. Birçok çocukluk maceram vardır bu yüzden, tek çocuk olduğum için tek başıma kararlar alırdım , doğru ya da yanlış ayırt edemeden. Şimdi yaşadığım şehrin küçük bir ilçesinde yaşıyorduk o zamanlar , babam oradaki okulda müdürdü. Müdürün kızı olarak tanırdı herkes beni , küçük bir yerdi zaten. Kimi babama yaranmak için bana yalakalık yapar , kimi müdürün kızısın diye bir şey yapmıyorun diyerek bana sataşırdı. Bir de şansına hiç kız arkadaşım yoktu , etrafım erkek çocuk doluydu. Ben de mecbur erkeklerle takılırdım ; bisiklet sürer , misket oynar , kedileri kovalar , erkek erkeğe (!) okulun küçük havuzunu doldurup girerdik. Ben de onların erkek kankası olmuştum yani. 4.sınıfa geçtiğimde şehrin merkezine taşındık . ...

Lalzevce Sözlük

Resim
SEZEN AKSU Bize bin bir duygu yaşatan , minik ama yüce insan.   DANS Hem eğlendirici , hem zayıflatıcı. Kafa dağıtan, kendinden geçiren, uyuşturucu etkisi yüksek eylem .   UYKU Hayatımızda daha çok günah işlememizi engelleyen , yaklaşık 30 yılımızı yiyecek mucizemsi eylem. PERDE İyiysem sonuna kadar açık ,kötüysem tamamen kapalı,odamı karamsarlaştıran duygu kumaşı. KÜÇÜK KARDEŞ İstediğimiz emelde kullanabileceğimiz , gücünüzün fazlasıyla yettiği , bir yandan bir bakışıyla size içinizdeki merhameti bir anlık hissettirebilen , ama bir saniye sonra kötü kahkahanızı atabileceğiniz masum yaratıklar.                         GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ İ nsan kesmede aracı nesne.                        ...

Lalzevce Sözlük

Resim
SEZEN AKSU Bize bin bir duygu yaşatan , minik ama yüce insan.   DANS Hem eğlendirici , hem zayıflatıcı. Kafa dağıtan, kendinden geçiren, uyuşturucu etkisi yüksek eylem .   UYKU Hayatımızda daha çok günah işlememizi engelleyen , yaklaşık 30 yılımızı yiyecek mucizemsi eylem. PERDE İyiysem sonuna kadar açık ,kötüysem tamamen kapalı,odamı karamsarlaştıran duygu kumaşı. KÜÇÜK KARDEŞ İstediğimiz emelde kullanabileceğimiz , gücünüzün fazlasıyla yettiği , bir yandan bir bakışıyla size içinizdeki merhameti bir anlık hissettirebilen , ama bir saniye sonra kötü kahkahanızı atabileceğiniz masum yaratıklar.                         GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ İ nsan kesmede aracı nesne.                        ...

Mutluluğun Peşinden Gidin

Resim
İki gündür hasta ve ruhsuz bir şekilde evde dolaşıp duruyorum. Şimdi daha iyiyim sadece başım zonkluyor. Kesin beynimde tümör var , üç ay ömrüm kaldı ; yavaş yavaş yayılacak , önce kör olacağım sonra duyma duyumu kaybedeceğim ve yavaş yavaş öleceğim . Başım her ağrıdığında aklıma gelenler bunlar . Ne diyorum ben işsizlikten kendimi öldüreceğim neredeyse.. Bunun dışında mümkünse birkaç gün içinde şehri terk etmek istiyorum, gerçi geleli iki gün oldu ama o kadar kasvetli bir şehir ki , hele yaz aylarında köpek bağlasan durmaz. Şöyle bir sırt çantası alıp saklı bir cennete yolculuk yapmak ne güzel olurdu . Ben huzuru çok seviyorum sanırım, huzursuzluk hissedince kendimi atasım geliyor , sağdan sola fırlayasım geliyor. Ama güzel yanı da şudur ki seneye bu zamanlar iyi bir üniversite , güzel bir şehir ve güzel planlarım olabilir , olmalı, olacak! Hayatınızı sizin için anlamlı kılacak yerde yaşayın , onun için tercihlerinizde hayatınızı mahvedecek önceliklere yer vermeyin , mut...

Haftalık Film Geleneği

Resim
Filmler insana cidden çok şey öğretiyor. Bir konu üzerinde düşünme fırsatı veriyor. Şu amaçsız , sonu hiçbir yere varmayan televizyon dizilerini saatlerce işlevsiz bir robot misali oturup izliyoruz . Bir televizyon dizisine üç saat vakit ayıracağınıza , ufkunuzu açacak bir film izleyin . Ben de size her Perşembe günü izlediğim ve mutlaka izlemenizi düşündüğüm filmleri önereceğim . Şimdi haftalık film geleneğimizi başlatıyorum . Bu haftaki filmimiz ;                            I ORIGINS                                                                ...

Bir Paragraf

Blogumu çok sevdiğim bir sözle açmak istiyorum. Aslında bu söze , bir YGS mağduru olarak paragraf sorularıyla cebelleşirken rastladım. Paragraf sorularının güzel yanı da bu işte . Her neyse.. Bu söz benim hayat görüşümde önemli bir yere sahip. Çoğu insan düşünüyor ama sonuca varamıyor , sonra bir sürü konu askıda kalıyor ve bizi oradan oraya savuruyor. Bunun önüne geçmek için de bir şeyleri bilmek gerekiyor . Bu cümleler de bize bunu anlatıyor : ''Bir şeye inanıyorsan , neden inandığını bilmelisin . Ama bir şeye inanmıyorsan da neden inanmadığını bilmelisin. Çünkü ; ancak bu şekilde laf cambazlarının etkisiyle bir sağa bir sola savrulmaz, sorulardan korkmaz, eleştirilere karşı öfke duymazsın. Ayakları yere sağlam basan bir düşünce ise beraberinde , ona göre şekillenen bir yaşam tarzı da getirir. ''