Ah Şu Yazlık Diziler ..

 Eriyeceğim diye dışarı çıkamadığımız , beynimizi alıp uzaklara götüren sıcak havaların etkisini gösterdiği günlerdeyiz. Hadi tatilde olanlar falan , her gün denizden havuza da,  benim gibi denizsiz şehirde yaşayan garibanlar da evde sessizce ölümü bekliyorlar. Bu bekleyişimizde de beni senaryosu küçük bir çocuğa ait olabilir mi gibi düşüncelerden alamayan, kaslı erkek yığınından oluşan yaz dizilerine kalıyoruz. İnsan da sadece klimayı ya da vantilatörü  açıp iguana gibi uzanmak istiyor , beynimin de yerinde olduğundan şüpheliyim zaten napayım izliyorum ben de. Şimdi bu yazlık dizilerimizde başroldeki kızımız ya şaşkın, şapşal tip ya da atarlı, zor kadın oluyor. Erkeğimiz de böyle vurdumduymaz , havalı , ukala bir tip bir de yanında iyilik meleği ama kaybeden bir delikanlı. Ama değişmeyen tek şey hepsi kaslı . Ve bir şekilde o üst çıkıyor arkadaş. Ya üstünü değişiyor , ya havuza giriyor ama bir şekilde soyunuyor yani.  Bir de koca şehirde sürekli karşılaşmaları yok mu , ya biz hoşlandığımız çocuğu göreceğiz diye bin bir takla atıyoruz . Bunlar karşılaşıyorlar bir de beğenmiyorlar ''yine mi sen '' falan.. Yok yok insanı deli eder bunlar , bir de her şey başrolün etrafında dönüyor . Herkes ya ondan nefret ediyor , ya onu çok seviyor . Gerçek hayatta herkes kendi derdinde . Anlayacağın bu yaz sıcağı bizim gibi yapımcıların da beynini yakıyor . Hep beraber yanıyoruz anlayacağınız .. İyi yanmalar..


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Benim Çocukluğum

Göz Yummak

Bir Film Daha